Bir Yeniay evresinden diğer bir Yeniaya kadar geçen süre 29,5 gündür ve buna Ay'ın Sinodik Çevrimi (Synodic Cycles) denir. Yeniay, Hilal, ilk Dördün, Büyüyen Kambur Ay, Dolunay, Solan Kambur Ay, Son dördün, Solan Hilal. Bu döngü hayatımızda atılan tohumun filizlenip mahsul oluşumu, pazara sunulup tüketilmesi veya tohumda can bulmak için toprağa karışması şeklinde sembolize edilebilir. Peki biz bu evreleri gökyüzüne baktığımızda nasıl anlayabiliriz?
Yıllar boyunca Venus Güneş ve Dünya arasından sessizce geçip gitmişti. Sonra 1639 yılında bir Pazar günü genç Jeremiah Horrocks Venus transitini teleskop ile ilk gözlemleyen kişi oldu. Sonraki yüzyılda astronomlar Güneş, Venus ve Dünya'nın nadiren sıralanmasını kullandılar. Dönemin takip eden sorusu Güneş Sistemi'nin büyüklüğünün ne kadar olduğuydu.
Saf matematik ve bilim arasındaki harmoni hiçbir zaman venus transiti üzerindeki çalışmamlarımızdaki kadar mükemmel olmamıştı.
Klasik ve modern görüşe göre, Venus gece gökyüzünün en güzel nesnesidir. Ancak Venus ayrıca Güneş transiti ile bizi hala büyülemeye devam eden bir gizemin de anahtarıdır.
venus transiti kozmozun matematik zerafetinin anahtarıdır.
Nicholas Copernicus ve Jonnes Kepler Güneş sisteminin büyüklüğünü biliyorlardı. Fakat büyüklüğü ne kadardı?
1870'lerde efsane Jassi James üç posta arabası ve üç banka soydu. Batı Amerika'nın açık otlaklarını çevreleyecek olan dikenli telin patenti alındı. Levi Strauss 12 adedi 13,50 $'a bakır çivili jean pantolunu piyasaya sürdü. Thomas Edisson akkorlu ampülün patentini aldı ve halk yaklaşmakta olan Venus transitinin delisiydi. Hatta bu olayın şerefine Phillip Sausa tarafından bir marş bile bestelenmişti.
Bilim insanları Venus transitini gözlemleyebilmek için dünyanın çeşitli yerlerine seyehat ettiler.
Seferin misyonu tıpkı Kaptan Cook'un 1769 yılında nadir Venus transitinin Güneş'in önünden geçmesini gözlemlemekti. Amaç Astronomik Birim'in değerini daha iyi tanımlamak ve böylece Güneş sisteminin mutlak ölçüsünü bulmaktı.