Bu sabah İkizler burcunda bir dolunay gerçekleşiyor. Bugünkü dolunaya izini bırakan gezegen ise Neptün. Genelde Neptün gezegeninin etkilerini anlamak zordur. Karışıklık, hayal alemine dalmak, önünü görememek veya anlamlandıramamak gibi etkileri olabilir. Biraz siste yürümek gibidir Neptün ile yaşamak. Başka bir deyişle dolunay enerjisine belirsizlik temasını ekleyecek bugün. Neptün’ün okyanus tanrısı Poseidon ile ilişkilendirildiğini düşünürsek; Med-Cezir etkisini iliklerimizde hissedeceğimizi söylemek yanlış olmaz. Bazen suyun akışında kalmak ve bizi sürüklemesine izin vermek de güzel olabilir. Suyun şifalandırma ve rahatlatma özelliğini düşünürsek bu durum çok da kötü olmayabilir.
İkizlerin cevap arayıp, anlamlandırma gayreti ve sebep sonuç bağlantısı kurma çabası, bu dolunayda ne kadar gerçekleşebilir emin değilim. Özellikle ilişkiler masaya yatırılan konuların başında geliyor. Kimilerimiz kendisini ortaklık yapısı içinde sıkışmış hissederken, bazılarımız üzerinde çalıştığı projede iş birliği yaptığı gruplarda değişikliğe gidebilir. Çoğunluğun gündemini meşgul eden aşk ve sevgili problemi de ana başlıklar arasında yer alabilir bu hafta.
İlişkileri temsil eden Venus Oğlak burcunda pek de hoş bir yolculuk yapmıyor doğruyu söylemek gerekirse. Venus gezegeni aşktır, bir dakikalık huzurdur, sevgidir, güzelliktir. Ancak hem Oğlak burcunda, hem de Saturn ve Pluto’nun arasında kendi doğasını dilediği gibi ortaya koyamıyor. Bu sebeple konunun ortaklık ve ilişkiler olduğunun altını çiziyorum.
Bu dolunayla birlikte gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalıyoruz biraz. Hayal ettiğimiz, beklediğimiz ilişki veya ortaklık değil yüzleştiğimiz şey. Gerçeğin gözlerine bakıyoruz şu an. Buna ister karma deyin, ister dünkü deneyimlerimizden edindiğimiz farkındalık deyin, önemi yok. Yüzleşmemiz gereken bir durum, aşmamız gereken bir engel var önümüzde. Dolunay duygusal krizlerdir. Farkındalıktır. Bazen sonlanmaları da temsil eder. Sorun şu ki; cevap arayışımız sürerken, kendimizi kandırmamız veya uyuşturmamız ya da sorunu erteleme eğilimi içinde olmamız da mümkün. Buna dikkat! Çünkü bir sonraki adım Güneş tutulması olarak gelecek unutmayın.
Venus Pluto ve Saturn kombinasyonu oldukça derinden hissettiğimiz bir ilişki modelini temsil ediyor aslında. Belki pek çoğumuz derin bir tutku arıyoruz ilişkimizde. Karşımızdaki partnerin bizimle aynı tutkuyu, aynı amacı, aynı özlemi paylaşmasını istiyoruz. Bunu bulamadığımızda da acı çekiyoruz. Hedef partnerimiz oluyor ve onu değiştirmek için nafile çaba içine giriyoruz. Sonuç: Hüsran. Her iki tarafta biraz eksik çıkıyor ilişkinin içinden. Mutlu sonun sadece hayatın içinde bir “an” olduğu gerçeği ile yüzleşmek vaktidir şimdi. Zor zamanlarda dahi sevgiyi yeşertebilmek bu kombinasyonun en olumlu kullanımı olabilir.
Dolunay bir enerji döngüsüdür aslında. Yeni ay enerjisinin zirve yaptığı dönemi temsil eder. Ektiğimiz tohumun sonucunu aldığımız bir fazdır. Bundan sonra artık düzeltme ve bir başka yeni ay dönemine hazırlık aşaması gelir. İlişkilerimiz hangi aşamada bu dönemde? Nasıl bir ortaklık yapısı kurduk? Kimlerle yolumuza devam edeceğiz? Hangi gerçekliğe göre neyi düzeltmeliyiz? Şimdi sormamız gereken sorular bunlar.
Bana göre bu soruların cevabı Mars/Neptün ve Uranus/Jupiter etkileşiminde gizli. Hem Mars hem de Neptün en güçlü pozisyonlarında ilerliyorlar. Diğer ikiliyi de göz önüne aldığımızda, sezgisel olarak ne yapmamız gerektiğini biliyoruz diyebilirim. Fırsatlar mevcut, şans rüzgarları esiyor. Mantıklı cevaplar aradığımız bir dönem evet! Ama sezgileri devre dışı bırakmak ne kadar doğru dersiniz? Bazen hayat bize daha büyük bir pencereden bakmamız için zemin hazırlar. Bir kapının açılması başka bir kapının kapanması ile olur. Bırakın ilhamlarınız ve hayalleriniz liderlik etsin bu dolunayda. Evrenin aklı bizim aklımızdan daha büyük unutmayın.
Bize düşen akıl ve sezgi arasındaki dengeyi bulabilmek. Engeller aşılmak için var ve bu engelleri aşmanın yolu ise sezgileri akılcı bir planla yürürlüğe koyabilmektir.
Sevgiler