Yükleniyor...

MERKÜR GERİLEMESİ VE GALAKTİK MERKEZ

3 Aralık 2017

MERKÜR GERİLEMESİ VE GALAKTİK MERKEZ

Merkür gerilemesi Saturn ile kavuşum halinde Galaktik Merkezde yer alıyor. Gökyüzünün yaramaz çocuğu olarak bilinen Merkür bu sefer bize ne anlatmaya çalışıyor acaba? Nedir Galaktik Merkez?
Galaktik Merkez Samanyolu’nun ortasında yer alır. Sembolik olarak, bilinçdışına ulaşabilmek, eski duygusal yaralardan ve travmalardan kurtulabilmek ve yeni rollerimize adapte olmakla ilişki olduğu düşünülür. Aslında Galaktik Merkez’e “İlahi Bilinç” de deniyor ve Yay burcunun 26 – 27 derecelerini kapsıyor. Yay burcu macera, dürüstlük, gerçeklikle ilişkilendirilen bir burçtur. Konunun tam da bu noktadan başladığını söyleyebiliriz. Deneyimlerimizden öğrenmek ve öğrendiklerimizden kendimize bir yaşam felsefesi oluşturmak bu buluşmanın ana teması olabilir.
Merkür meşhur geri hareketine Saturn ile Galaktik Merkez’de başlayarak bir şeylerin işaretini veriyor. Öğrendiklerimiz sert bir şekilde test edilecek ya da katı bir deneyimle idrak gelişecek. 2017 yılının başından beri Saturn bu noktayı tetiklemeye başlamıştı zaten. Hepimiz hayatımızın belirli alanlarında (yay burcunun bu derecelerini kapsayan alan) yaşadığımız sert karşılaşmalarla bir şeylerin artık değişmesi gerektiği fikrine varmışızdır. Bizi sıkan, boğan, çözümsüz hissettiğimiz konularla ilgili olarak karar almamız gerektiğini biliriz ama bir türlü çözümü bulamayız veya nedenini anlayamayız. Sadece sıkılırız, bunalırız. Merkür’ün rolü bu durumu tetikleyip açığa çıkarmak olacak.
Peki nedir Merkür’ün geri hareketi?
Sadece yanlış anlaşılmalara ve elektronik cihazların bozulmasına sebep olan bir hareket mi? Elbette ve kesinlikle HAYIR.
Bu döngünün arkasında daha büyük bir anlam var. “Uyanmak için uyumak” dönemidir Merkür’ün geri hareketi. Uyku ile uyanıklık arasındaki rehberdir Merkür. Başka bir deyişle bilinç ile bilinçdışı arasındaki rehberdir. Hangi elementte geri gidiyorsa o konuyla ilgili düşünülmesi ve düzeltilmesi gereken konulara işaret eder. Bu sebeple sürekli yazılıp çizilen;
“sözleşme imzalamayın” veya
“elektronik eşya almayın”
“yanlış anlaşılmalar”
gibi söylemlere karşı olduğumu belirtmek isterim. Bu cümleler döngüyü basite indirgemektir sadece. Eğer gezegenin gerçekten bize anlatmak isteği konuyu anlayabilirsek o transitten faydalanmamız da mümkün olur. Bugün başlayan Yay burcunda yani “ateş” elementinde geri hareketi bize “ilhamlarımla geleceğime nasıl yön verebilirim?” sorusunu soruyor.
Bir önceki Ateş elementindeki (Aslan burcunda) geri hareketi de sıradan değildi, Güneş tutulmasının enerjisiyle gerçekleşmişti. Şöyle bir düşünecek olursak o günden bu yana pek çok şey yaşandı aslında tüm dünyada. Gündem o kadar hızlı akıyor ki takip etmek nerdeyse imkansız. İşte Merkür o günden bugüne aldığı, topladığı bilgileri eve getirmek üzere tekrar Güneş’e yakınlaşmaya başladı (Geri hareketi). Güneş ile pazarlık etmek üzere randevusu var. Bu bilgiler derin bir süzgeçten geçirilerek hazmedilecek.
Merkür bu görevini Saturn ile buluşup gerçekleştirecek. İşte önemli nokta burası. Bu sefer Merkür bize ne söylemeye çalışıyor Saturn ile işbirliği yaparak? Dikkatimizi nereye çekmeye çalışıyor? Sanırım bu iki öğretmen bilincimizin sınırlarını aşmamız için bizi birlikte zorlayacaklar.
Merkür bilinçaltındakini bilince taşımak üzere durup gerileyerek, zihnin telaşını hafifletecek ve farkındalığı arttıracak.
Saturn zodyağın diğer gezegenlerine göre daha dünyevidir. Kronos/ Saturn çocuklarını tek tek yutan Mitolojik bir kahramandır. Sonunda kendi oğlu Zeus/Jupiter tarafından tahtından indirilir ve bir devir kapanır. Kendi oğullarını yutma davranışı aslında gücünü kaybetme korkusudur. İnsanoğlu da “kendi korkularını yutar” “duygularında boğulur” ve “en yakınlarını yok eder, zarar verir”. Yutma arketipi, yani yaratıcılığımızı gösterememek hepimizin dramıdır aslında.
Saturn bizi sınırlayan korkularımız ve engellerimiz olduğuna göre; bizi engelleyen korkularımızın neler olduğunu bulup ortaya çıkarabileceğimiz bir dönemdeyiz demek yanlış olmaz.
Biz yeter ki buna gönüllü olalım.
Bu sefer tam da “Galaktik Merkez”de olacak bu kavuşum. Kısacası bizi esir eden eski yaralarımızdan kurtulmak, özgürleşmek ve yeni rollerimizi oynamak için yeniye uyumlanmak dönemidir bu dönem.

Gönüllü olsak da olmasak da yaşanacak olaylar bizi yeni bilgilere, yeni karşılaşmalara hazırlayacak gibi görünüyor. Neden mi?
Bu sene Merkür gerilemesine ilginç bir detay daha ekleniyor. 21 Aralık ( Kış solstis) tarihinde Merkür ilerlemek üzere duruyor ve Saturn kendi yönettiği Oğlak burcuna geçiş yapıyor. Bu dönemde Kuzey yarım kürede Güneş’in ışıkları Oğlak dönencesine dik gelir ve günler uzamaya başlar. En uzun gecedir. Yani sembolik dilde söylersek; artık karanlık yavaş yavaş yerini aydınlığa devreder. Bu tarihten sonra öğreneceğimiz yeni şeylerin olacağı kesin. Bazı şeyler gün ışığına çıkıp vücut bulacak ve biz kendimizi bu bilgilerin rehberliğinde yeniden yapılandıracağız.

Bakalım yeni olana ne kadar açığız ve değişen şeylere ne kadar uyum sağlayabileceğiz.
Kozmik sistem bizi kendi galaksimizin ötesine taşımaya hazır ama biz buna hazır mıyız?

Didem CAN

Yorum Ekle